Bilim İnsanları, İlk Kez Görülen Kara Deliğin Geliştirilmiş Versiyonunu Yayınladı ve Yapay Zeka ile Tam Çözünürlüklü Bir Resmini Oluşturdu

admin

Paylaş

Paylaş

0 Beğenme

Yorum Yaz

Favorilere Ekle

• 0

  Mutlu

• 0

  Eğlenmiş

• 0

  Şaşırmış

• 0

  Kızgın

• 0

  Üzgün

Bilim insanları, tarihte görülen ilk kara deliğin daha da geliştirilmiş bir versiyonunu yayınladı. 2017 yılında, Event Horizon Telescope (EHT) adlı araştırma projesi yakındaki bir galaksinin merkezindeki bir kara delik olan M87 hakkında veri topladı. İki yıl sonra, bu veriler kullanılarak, kara deliğin görüntüsü oluşturuldu. Ancak, bu görüntü bulanık ve turuncuydu.

Yeni bir araştırma, yapay zeka kullanılarak bu görüntünün daha da geliştirilmesini sağladı. Bilim insanları, kara deliğin daha net bir görüntüsünü elde etmenin yanı sıra, bu büyük kütleli ve gizemli nesneler hakkında daha fazla bilgi edinmeyi umuyorlar.

Bu yeni çalışmada, Institute for Advanced Study’den baş yazar Lia Medeiros ve meslektaşları, kara deliğin tam çözünürlüklü bir resmini elde etmek için yeni bir makine öğrenimi tekniği olan PRIMO’yu kullanmışlardır. Bu yöntem, kara deliğin etrafındaki disklerin yapısını ve hareketini daha ayrıntılı olarak göstererek, kara deliklerin davranışını anlamak için yeni bir araç sunar.

Kara delikler, astronomide en ilginç ve gizemli fenomenlerden biridir. Bu nesneler, çekirdekleri çok yoğun hale gelen yıldızların süpernova patlaması sonrasında kara deliğe dönüşmeleriyle oluşur. Kara delikler, çekim kuvveti o kadar güçlüdür ki, etrafındaki herhangi bir şeyin kaçması imkansızdır, hatta ışık bile kaçamaz.

Bir kara deliğin etrafındaki madde, genellikle hızlı hareket eden bir disk şeklinde bulunur. Bu diskler, kara deliğe yakın yıldızlar gibi şeyleri kendilerine çeker ve onların kara deliğe düşmeden önce parçalanmasına neden olurlar. Bu disklerin enerjisi, bazı galaksilerdeki en parlak ışık kaynakları olan “aktif galaktik çekirdekler” olarak görülebilir.

Kara delikler, evrenin en ilginç ve en zorlu nesnelerinden biridir. Ancak, bu yeni araştırma sayesinde, bilim insanları kara deliklerin davranışını daha iyi anlayabilirler. Bu da, evrenimizin daha geniş bir anlayışına ve belki de gelecekte daha iyi teknolojilere yol açabilir.